Geçen haftaki yazımızda boşanma hakkında bazı temel bilgiler vermiştik. Bu yazımızda ise boşanma sürecinde halledilmesi gereken sorunlar arasında en sancılı olanlardan birini; mal paylaşımını ele alacağız.
Bilindiği gibi 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, özellikle evde emek veren, yani herhangi bir işyerinde çalışmayan kadınlar bakımından oldukça önemli değişiklilerle, 08.12.2001 günlü ve 24607 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe girdi.
Yeni Türk Medeni Kanununda yer alan mal rejimleri şöyle sıralanıyor:
Edinilmiş Mallara Katılma, Mal Ayrılığı, Paylaşmalı Mal Ayrılığı, Mal Ortaklığı.
Yeni Türk Medeni Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 1 Ocak 2002 tarihinden önce evlenmiş olan eşler, bu tarihe kadar hangi mal rejimine tabi iseler, o rejim devam edecek. Ancak bu durum, 1 Ocak 2003 tarihine kadar söz konusudur.
Eşler, Kanunun yürürlüğe girdiği 1 Ocak 2002 tarihinden başlayarak bir yıl içinde, başka bir mal rejimi seçmedikleri takdirde, Kanunun yürürlük tarihinden itibaren yasal mal rejimini, yani “edinilmiş mallara katılma rejimini” seçmiş sayılacaklar.
Mal Rejimlerine Uygulanacak Genel Hükümler ise şöyle:
Yasal Mal Rejimi, Edinilmiş Mallara Katılma rejimidir.
Yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılmada, her eşin iki tür malvarlığı vardır.
1. Edinilmiş Mallar:
Her eşin edinilmiş malları şunlardır:
Çalışmanın karşılığı olan maaş, ücret v.s., Sosyal güvenlik kuruluşlarının yaptığı her türlü ödemeler, Çalışma gücünün kaybı dolayısıyla ödenen tazminat, Kişisel malların geliri (kira, faiz gelirleri gibi)
Mal rejimi tasfiye edildiğinde sadece yukarıda sayılan ‘’edinilmiş mallar’’ eşler arasında yarı yarıya eşit olarak paylaştırılır.
2. Kişisel Mallar:
Her eşin kişisel malları şunlardır:
Eşlerden birinin kişisel kullanımına yarayan eşya, Evlenmeden önce sahip oldukları mallar, Evlendikten sonra miras veya bağış yoluyla geçen mallar, Manevi tazminat alacakları,
Kanunda sayılan bu kişisel mallar, tasfiye halinde paylaştırmaya tabi olmayıp, ait olduğu eşin mülkiyetinde kalacak mallardır.
Aslında buraya taşıyamayacağımız kadar çok detayın yer aldığı bir konudur mal paylaşımı. Ancak asıl olan kişilerin içinde bulundukları her ortamda ve durumda haklarını ve sınırlarını bilmesidir. Unutmayın, yasaları bilmemek, kanun önünde bir özür olarak kabul edilmez. Ve yasaları bilmeyen insanlar, kolaylıkla elde edebilecekleri veya kullanabilecekleri haklarını sırf bu bilgisizlikleri yüzünden kaybedebilir, mevcut durumdan zararlı çıkabilirler.
Bu köşenin amacı, siz değerli okuyucularımıza en azından temel bazı konularda her zaman faydalanacağı bilgiler sunabilmektir.
Av.Ekrem Engin