Şüpheli veya sanık soruşturma ve kovuşturmanın her aşamasında bir veya birden fazla müdafinin yardımından yararlanma hakkına sahip olup müdafiinin ifade ve sorgu sırasında hazır bulunma yetkisi vardır.(CMK 149). CMK 150 uyarınca İstem üzerine ve bazı hallerde istemem aranmaksızın şüpheli veya sanığa müdafi görevlendirilecektir. Tutuklamaya özgü olarak da CMK 101/3. maddesinde açıkça “Tutuklama istenildiğinde, şüpheli veya sanık, kendisinin seçeceği veya Baro tarafından görevlendirilecek bir müdafinin yardımından yararlanır” denilmiştir. Mülga CMUK’ta müdafi yardımından yararlanma ve kapsamı aynı genişlikte olmasa bile mecburi müdafilik halleri düzenlenmiş bulunsa da tutuklamada müdafiinin hazır bulunması bir zorunluluk olarak düzenlenmiş değildir (CMK 106).
- Tutuklama yasağı halleri var mıdır?
CMK’nun 100/4. fıkrasında sadece adli para cezasını gerektiren veya hapis cezasının üst sınırı 2 yıldan fazla olmayan suçlarda tutuklama kararı verilemez denerek, tutuklama yasağının kapsamı belirlenmiştir. Bu yasak, 15 yaşını doldurmamış çocuklar bakımından üst sınırı 5 yılı aşmayan hapis cezasını gerektiren fiiller olarak belirlenmiştir. (ÇKK 21). Ayrıca gaip veya kaçak sanığa duruşmaya gelmesi halinde tutuklanmayacağı hususunda bir güvence belgesi verilmişse (CMK 246, 248/7) tabii olarak bu durumda da tutuklama kararı verilmeyecektir.
Mülga CMUK’nda 6 aya kadar hapis cezasını gerektiren suçlarda da belirli sebeplere dayalı olarak tutuklama kararı verilmesi mümkündü. (CMK 104). Çocuklar bakımından ise alt sınırı 3 yılı aşmayan hapis cezasını gerektiren suçlarda tutuklama yasaklanmıştı ( 2253 sayılı kanun 19).