Acele kamulaştırma nedir?

Acele kamulaştırma nedir?

2942 sayılı kamulaştırma kanununun 27’nci maddesine göre, belirli bazı şartların gerçekleşmesi durumunda, idare tarafından, kıymet takdiri dışındaki işlemler sonradan tamamlanmak üzere, taşınmaz mal sahibine karşı “acele el koyma davası” açılabilmektedir. Bu dava, “kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası” ile aynı amaca hizmet eden, o davanın hazırlığı niteliğinde bir davadır.

Davanın işlevi, idarenin, kamu yararı için yapacağı işin gecikmesine önleyerek taşınmaza bir an önce el koymasını sağlamak ve böylelikle işin aksamasını önlemektir.

İdarece acele el koyma davası açılması üzerine mahkemece bilirkişi kurulu teşekkül ettirilmekte, taşınmazın acele el koyma bedeli tespit ettirilmekte ve idareye tespit edilen bedeli taşınmaz malın malikinin banka hesabına bloke etmesi için süre verilmektedir. İdarenin, mahkemece belirlenen bedeli bankaya yatırması halinde mahkeme, taşınmaza acele el konmasına ve yatırılan bedelin (paranın) taşınmaz mal sahibine ödenmesine karar vermektedir.

Yargıtay birçok kararında, acele el koyma davasının bir “delil tespiti” niteliğinde olduğunu belirtmiştir. Dolayısıyla, acele el koyma davası ile birlikte kamulaştırma süreci tamamlanmış olmaz. Acele el koyma davası kapsamında, kamulaştırılan taşınmazın idare adına tesciline veya duruma göre terkine (yani topu kaydından düşürülmesine) karar verilemez. Acele el koyma kararından sonra, kamulaştırmayı yapan idare, taşınmaz mal sahibiyle görüşerek taşınmazı önce satın alma usulü ile almayı deneyecek, sonuç alamazsa yine “kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası” açmak zorunda kalacaktır. İdarenin bu davayı açmadığı veya açmakta geciktiği durumlarda, taşınmaz maliki tarafından kamulaştırmasız el atmadan dolayı bedel davası açılabilir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Follow us on Social Media